Thursday, January 09, 2014

Herbivore, Carnivore, Omnivore, Dumbivore

   Herbivore, otçul…

   Carnivore, etçil…

   Omnivore, hem etçil hem otçul… 

    Tamam anladık da, Dumbivore ne ola ki düşünüyorsunuz değil mi?

   Dumbivore şu oluyor; vejetaryen olup, vejetaryen olmayanları katillikle suçlayan, ayyy o eti nasıl yiyebiliyorsun, bir hayvan öldürüldü o et için diyen, çok yüksek anlama, algılama, sonuca varma ve yargılama yeteneklerine sahip insanlar için naçizane uydurduğum  bir tabir; Dumb- (İng),  -vorare (Latin).

   Bu isyanın harikulade mantığını gelin birlikte inceleyelim. Ne de olsa, ortada katillik gibi bir suç var.

   Katillikten başlayalım, bir canlının ölümüne neden olan kişiye katil denir. O zaman ister etle, iste otla, ister bakteriyle beslenelim, inorganik moleküller dışında beslenen her heterotrof canlı katil demek ki!.. Çünkü, sırf sinir sistemi yok diye, bitkileri öldürmek katillikten sayılmıyor. Bitki canlı değil. Çoğalmıyor. Beslenmiyor. Solunum yapmıyor. Hani ses çıkarmıyor ya, gözleriyle sana bakmıyor falan, onun canı yok öyleyse, ha? Onun yaşam periyodunu sonlandırmak katillik değil. O zaman, et yiyen katil oluyor da, bitki yiyen katil değil elbette ki! 

    Dumbivore’umuz tezine devam edelim;

 Hayvanlara işkence ediliyor. Hayvanlara işkence edilmesini kimse hoş karşılayamaz elbette ama kesimevlerinde kasapların zavallı danalara,

-Nıhahahahha, seninle bir oyun oynamak istiyorum, diye yaklaştığını zannetmiyorum. 
Dumbivore’un kaçırdığı bu küçük detayı da, hayal gücüne veriyorum. Ama böyle durumlar oluyorsa mutlaka sorumlu kişi veya kişiler cezalarını çekmelidir, bunu da belirtelim.

   Daha geniş bir perspektiften bakalım; Dumbivore’umuz besin zincirini yeniden yaratabileceğini düşünüyor.  Sentetik etler vs ile besin zincirine ve doğal dengeye doğal olmayan şeyler ekleyip, zarar vermeyerek(!), doğal dengeyi değiştirip ve böylece besin zinciri uğruna ölen danaları kurtarmak istiyor. Ah nasıl şövalyece bir hareket bu, Tanrım! Tabii ki, neden olmasın? Doğal denge dediğin, Dumbivore’un yüce emelleri yanında nedir ki? Pehh! Otla beslenen danaların ve koyunların popülasyonundaki artış nedeniyle floral denge bozulmuş, kime ne? Bozulan floral denge nedeniyle, bir çok canlının habitatları yok olmuş, aman salla! Eklembacaklıların, tavşanların, köstebeklerin, zavallı küçük bakterilerin ve tek hücrelilerin hayatından Dumbivore’a ne ki, o danaları kurtardı ya! 

  Gelgelelim, zavallı danalar içinde hayat pek parlak değil, ne yazık ki! Popülasyondaki artış nedeniyle, azalan ve yok olan besin kaynakları yaşam şartlarını oldukça zorlaştırdı. Bu yüzden, ölümler arttı, doğumlar azaldı ki, dana popülasyonu dengeye gelsin.  Ama belki de doğa kendini, kimyasal denge reaksiyonu misali dengelemeye uğraşırken, bu arada bir türün nesli tükendi. Amaan ne olacak canım, Dumbivore cinayetleri durdurmadı mı sanki!

   Kendini besin zincirinden soyutlayan ve böylece doğanın bir parçası değil de onun dışında bir güç olduğunu düşünen ve böylece doğayı koruduğunu savunan Dumbivore, sendeki bu zeka, akıllara zarar! Hem doğaya saygı duymayıp, hem de onu korumak ha! Kırk yıl düşünsem böyle bir mantık kuramam, pes doğrusu!

   Ama sevgili vejetaryen arkadaşlarım, sizler yanlış anlamayın, hepiniz bir Dumbivore değilsiniz elbet! 

    Nasıl bir koyun, tutup aslana:

-Ayyy seni katil, nasıl yersin güzelim ceylanı, demiyorsa, kimsenin kimseye de katil demeye ve doğal dengeyi küçümsemeye hakkı yoktur.


   Sen kendi seçimlerini yapabilirsin tabii ama kimseyi de senleşmeye zorlayamazsın ve suçlayamazsın. Zorlamamalısın ve suçlamamalısın. Zorlarsan ve suçlarsan, insanın diğer bütün canlılardan farkı olan düşünme eylemini gerçekleştirmiyorsun demektir. 

No comments: