Thursday, February 06, 2014

Öğrenci İşleri

 

    Herkesin nefret ettiği meslekler vardır. Daha doğrusu, nefret edilen meslekler değil, bu mesleği icra eden kişiler desem daha mı doğru olacak? Mesela üniversitelerde Öğrenci İşleri adı altında tabir edilen devlet dairesi, kimleri kimleri nefrete ve öfkeye gark etmemiştir ki! Hiç kimsenin bu gruba sempati beslediğini görmedim şahsen ben! 

   Burada çalışan kişiler, her nedense ısrarla kendilerinin “öğrenci işleri” dışında çok çok daha mühim işleri olduğuna inanmış ve “tek işimiz siz değilsiniz” söylemiyle hiçbir zaman öğrencilerin işlerini yapmaya gönüllü olmamışlardır. Halbuki tek hedef kitlelerinin öğrenciler olmasına rağmen, öğrenci düşmanlığıyla ünlüdürler. Sanki yeterince suratsız, yeterince savsak, yeterince mendebur olan herkes bu işi yapıyor!

    Mesela iş görüşmeleri şöyle mi geçiyor;

-Hoş geldiniz.

-Hoş bulduk.

-Neden Öğrenci İşleri memuru olmak istiyorsunuz?

-Karakterim dolayısıyla doğuştan bir öğrenci işleri memuru olduğumu söyleyebilirim.

-Hmm, ilginç. Daha açar mısınız bu konuyu, mesela hangi yönünüzü kuvvetli buluyorsunuz?

-İşleri yokuşa sürmekten özel zevk duyduğum gibi, surat asmak, sorulan sorulara cevap vermemek, vermem gerektiği zamanlarda son derece kaba ve azarlayarak cevap vermek konusunda da oldukça başarılı olduğumu düşünüyorum. Bu özelliklerim sayesinde, bir öğrenci işleri çalışanı olarak geleceğimin parlak olduğuna eminim.

-Hayata bakış açınızı bir cümleyle özetleyecek olsanız, ne derdiniz?

-Ben mutsuzsam diğerleri niye mutlu olsun.

-Kendinizi beş yıl sonra nerede görüyorsunuz?

-Öğrenci işlerinde bir süre  sevimsizlik ve gevşeklik üzerine tecrübe edindikten sonra, kendimi Erasmus Öğrenci İşlerine terfi etmiş olarak görüyorum, burada da gerek yetkim yok, fikrim yok, gerekse sorumluluğum yok, bilgim yok söylemlerimle işleri ha yapmayıp, ha olabildiğince yokuşa sürerek öğrencilere çeşitli sinir harpleri ve ruhsal bozukluklara varabilecek öfke nöbetleri geçirtmek biricik arzumdur.

-Evet genelde görüşümüzü söylemeyiz ama görüşmenin olumlu geçtiğini belirtmek isterim. Kanaatimizi size en kısa zamanda bildireceğiz. Teşekkürler.

-Ben teşekkür ederim.

   Şimdi hayalim şöyle; şu hava alanlarında uçak biletini alabileceğin makineler var ya! Aynen onlar gibi çalışan bir makine, gidiyorsun, ya kartını okutuyorsun, ya da öğrenci numaranı giriyorsun, hangi belgeyi almak istiyorsan seçiyorsun, kaç tane istiyorsan seçiyorsun, eğer para ödemen gerekiyorsa, öğrenci kartına yüklediğin paradan düşüyor, sonuçta orijinal, damgalı, antetli, resmi belgeni saniyeler içinde sıcak sıcak alıp işine gücüne bakıyorsun. Ne sinirin bozuluyor ne de sinir bozuyorsun! Kampüsün içine koy birkaç tane bunlardan, ohh sen sağ ben selamet!

    Böylece, bırakalım öğrenci işleri çalışanları atom fiziği mühendisi mi olacaklar, ekonomi profesörü mü olacaklar, ne olacaklarsa olsun biz hiç meşgul etmeyelim, efendim!

No comments: